1 Ocak Hz. Peygamber’in Medine’den Mekke’ye Fetih İçin Yola Çıktığı Gündür

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Şalpazarı Müftüsü Yılmaz Çelik 2015 takvim yılı sona ererken Gazetemiz aracılığı ile bazı uyarılarda bulunarak, bu tarihin İslam dünyası için farklı bir anlam ifade ettiğine işaret etti. Müftü Çelik’in açıklaması şöyle:

muftu

Birçoğumuzun bitmeyecek sandığı bu kısacık hayat alında göz açıp kapayıncaya kadar geçen bir yıla daha  veda diyoruz. Dünya iki kapılı bir han misali birinden giriyoruz, diğerinden çıkıyoruz. Zamanımız en kıymetli sermayemiz. Haramların, kötülüklerin esaretinde tüketilmiş bir hayat ise heba edilmiş bir ömürdür. Marifet “ibn’ül-vakt” olabilmekte, zamanı en iyi değerlendirebilmektedir.

Zaman, sayılı günler bitmeden, o büyük gün gelmeden, fırsat elden gitmeden, sayılı nefeslerimiz tükenmeden, kendimizi hesaba çekme, yaptıklarımızın ve yapamadıklarımızın hesabını kendimize  sorma zamanıdır. Yetimlere, öksüzlere, gariplere, kimsesizlere kol kanat gerebiliyor muyuz? Yoksa onları yalnızlığa itip, gizli köşelerde gözyaşı akıtmaya mı terk ediyoruz? Komşumuzun, yakınlarımızın, kardeşlerimizin derdi ile hemhal olabiliyor muyuz? Yoksa bu iş bize külfet olur diye aramıza kara duvarlar mı örüyoruz. İslam dünyasını kasıp kavuran, kardeşi kardeşe kırdıran fitne ateşi, bizim kalplerimizi sızlatıyor mu? Çocukları, kadınları, yaşlıları, masum canları hedef alan silahlar, onların başına atılan tonlarca bombalar aslında yüreklerimizi sızlatması gerekmiyor mu? Yoksa modern dünyanın ürettiği, kendisinden başkasını düşünmeme hastalığı gözümüzü kör, kulağımızı sağır edip vicdanımızı esir mi aldı? Bu sorulara cevap araması gereken gönül dünyamızı esir alan çılgınlıklara bir göz atalım! Başta tüketim çılgınlığı, gayr-ı meşru eğlence kültürü, ben merkezli bir yaşam, 1+1 evlere hapsolmuş ailecikler, ebeveynlerin bile çocuklarının yanında kalamadığı, sıla-i rahmin yok olduğu bir dünya. Nerede o milli ve manevi kültür!

2015 yılının son takvim yaprağını koparırken aklımıza, yürüyen iki insan geliyor. Biri ekmek için, diğeri  ise yediklerini eritmek için yürüyor! Ama ikisi de aynı eylemi yapıyor. Aklımıza şu gelmiyor değil! Yüce yaratıcı burada bir lokma ekmeğe muhtaç ile zengini eşitledi mi?

Peygamberimiz ömür nimetini ne güzel özetlemiş, “İki nimet vardır ki, insanların çoğu onları değerlendirmede aldanmıştır: Sağlık ve boş vakit”. Bir başka hadiste ise “Beş şey gelmeden beş şeyin değerini bil; ölümden önce hayatın, meşguliyetten önce boş zamanın, yokluktan önce varlığın, ihtiyarlıktan önce gençliğin ve hastalıktan önce sağlığın.”

Zaman, tüm bu soru, sorun ve ıstırapların gölgesinde insaniyette ve islamiyette buluşma zamanıdır. Ne mutlu o evrensel değerlerde buluşabilenlere! Geçmüşimiz telafi edecek olan geleceğimizdir. Niyazımız yılbaşı diye bize sunulan günah seçeneklerinin hepsini elimizin tersi ile itip, kendimize saygı duyma ve sahip çıkma günüdür.  Şimdi yeni bir bakış açısı ile geride bıraktığımız yıl ile yeni yılımız hayırlara vesile olsun!

muft

Mekke’nin ve Gönüllerin Fethi

01 Ocak 630 bizlere Hz. Peygamberin Medine’den Mekke’ye fetih için hareket ettiği tarihi hatırlatır. Hayatının, hatırlarının, vahyin ilk nazil olduğu, doğduğu ama sürgün edildiği topraklara sekiz yıl sonra dönüşün hatırasıdır, Mekke’nin Fethi. Silahların konuştuğu, dillerin ve  gönüllerin sustuğu dünyada fahri kainat efendimizin insanlığa barışı, sevgiyi ve merhameti anlattığı ümmetin altın sayfasıdır, Fetih!

2015 yılının son gününde yeni bir bakış açısı ile fethe bakmak insanlığın hayrına olacaktır. Niye mi? Birkaç örnekle arz etmek istiyorum. Sahabe’den Sa’d b. Ubade ordunun sancaktarı, Mekke’ye girerken “Gün intikam günüdür, hesap sorma günüdür, zalime zulmünün hesabını sorma günüdür!” dediğinde, Peygamberimiz “Hayır! Gün af günüdür, merhamet günüdür, çocuklara, kandınalara, mazlumlara sahip çıkma günüdür” diye sancağı Hz. Ubade’den alan efendimizi, yine ordu ile intikal esnasında yeni doğurduğu yavrularını emziren köpeğin başına iki asker dikip “Ordu geçene kadar, yavrularını emziren bu anneyi koru!” diyen Hz. Peygamberi anlama ve hayatımıza anlamlı kılma günüdür, Mekke’nin Fethi. Rabbim hepimize fethi layık-ı vech ile anlamayı nasip eylesin! Amin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir